Seksen Altı Cilt 09 Bölüm 00: Önsöz

 

 

 

 

 

Bir gurur kaynağıydı. Bir dilekti. Bir bağdı. Bir duaydı. Ya da belki de… bir lanetti.

 

-FREDERİCA ROSENFORT

SAVAŞ ALANI HATIRALARI

 

 

 

 

ÖNSÖZ

OBURLUK CANAVARI

Çevirmen: Onur

 

 

<<Program Katil Balina’dan tüm boş sektör garnizon birimlerine.>>

 

Devasa demir gölgenin büyüklüğüne rağmen, saklandığı yerden sürünerek çıkarken çıkardığı ses, birbirine sürtünen kemiklerin donuk takırtısından başka bir şeye benzemiyordu. Boyu üç yüz metreyi buluyordu ve tüm binaları kolayca yıkabilecek güçteydi. Radar direği gururla gökyüzünü işaret ediyordu ve şekli bir ejderha teknesinin boynuz şeklindeki başlığını andırıyordu.

Çok sayıdaki bacağıyla kıyıya vuran dalgaların ve kuma dökülen pürüzlü çakıl taşlarının üzerinden geçebiliyordu ama böğründeki delik heybetine gölge düşürüyordu. İki adet 800 mm’lik kulesinin namluları patlamış, iki çift gümüş kanadı yanmış ve parçalanmıştı.

Bu, insanlığın Elektromanyetik Savaş Gemisi tipi, Yakamoz – Lejyon’un yüzer gezer saldırı gemisi – dediği şeydi.

Yaralı bir deniz memelisinin dengesiz yürüyüşüyle, devasa gemi dalgaların arasından sıyrıldı ve kendini su kenarına sürükledi. Lejyon ilk gerçek deniz savaşını yaşamıştı ve insanlığın en büyük deniz gücüne meydan okumuşlardı; her ne kadar o ülke zayıflamış olsa da. Savaş çok şiddetliydi ve Yakamoz’un gövdesi artık ağır hasar görmüştü.

Karada dengesiz bir şekilde yalpaladı, ardında çarpık ayak izleri bıraktı, sonunda bacakları dayanamadı ve devrildi.

 

<<087 noktasına iniş yapıldı. Birimin kendi kendine ilerlemesi imkansız görülüyor. Yardım talep ediyoruz.>>

 

Makinenin ulumaları gri, puslu havayı aştı. Bu topraklar Lejyon Savaşı’ndan çok önce insanlık tarafından terk edilmişti. Bu nedenle, insanlığın düşmanları olan Lejyon da bu bölgeye çok az sayıda kuvvet konuşlandırmıştı.

Bu yüzden Yakamoz’un yardım çağrısı Amiral’e ve arazide bulunan Kraliçe Arı birimlerine iletildi.

 

<<Program Katil Balina’dan kurtarma sinyali alındı. Anlaşıldı. Kuvvetler konuşlandırılıyor.>>

 

Bir birim çağrıya cevap verdi. Yakamoz gibi bu da bir prototip birimiydi; mevcut Lejyon kuvvetlerinin geliştirilmiş, iyileştirilmiş bir biçimiydi. Burada, terk edilmiş bölgede, insanlığın gözlerinden uzakta, savaşa gireceği güne kadar saklı kalacak bir modeldi.

 

<<Program Ferdinand’dan Program Katil Balina’ya. Onay bekleyen bir sorgu var. – Yanıt bekleniyor.>>

(Ferdinand: Cesur kişi, liderlik eden kişi demek.)

 

Bunu takiben, hava dalgaları üzerinden Lejyon’un mekanik dilinde bir soru ulaştı. Defalarca şifrelenmiş bir mesajdı bu; insanlığa asla ulaşamayacak bir mesaj. Kül rengi perdenin diğer tarafında, üç yüz metre boyundaki yüzer gezer saldırı gemisini bile gölgede bırakacak kadar büyük, şehir büyüklüğünde bir gölge dalgalanıyordu. Ve bu gölge de Lejyon’a özgü sessiz, kemik benzeri bir hışırtıyla kıpırdandı.

 

<<-Bütünleşme yeteneğiniz var mı? >>

 

Not

Bu bölümde emeği geçen; çevirmen ve düzenleyici arkadaşların emeklerinin karşılığı olarak basit bir minnet ifadesi yani teşekkür etmeyi ihmal etmeyelim.